Gittim, gördüm, geldim...
13:58Aralık sonuna kadar kullanmazsam yakacağım 2010 yılına ait senelik iznimden kalan son 5 günü bu hafta kullanmalıyım diye planlamıştım. İznimi alıp geçen cuma gününden atladım Bursa'dan Eskişehir tren aktarmalı Ankara otobüsüne, tuttum üniversite yıllarımın geçtiği, o günlere özlemim hiç bitmeyen, ergenlikten çıkıp genç yetişkinliğe geçtiğim, anılarımı biriktirdiğim, dostlarımı orada bıraktığım, halen iki kız kardeşimin yaşadığı, dostlarım, kardeşlerim sebebiyle özlem duyduğum sevmeme rağmen rengi benim için hiç değişmeyen gri şehrimin yollarını. Yola çıkmadan önce baktığım 5 günlük hava durumunun ben gittikten sonra değişmesi, ısınması sebebiyle götürdüğüm boğazlı trikoların azizliğine uğradım, fenalıklar bastı. Ben zaten bahtsızımdır yolculuklarımda, gittiğim yer güneşli ise yağmur yağdırır, soğuk ise güneş açtırırım, kısmet işte...
Ablam, eniştem, paşazadem, kardeşceğizimle sükunetle çook güzel vakit geçirdim, özlemişim onları çok. Paşazadem görmeyeli büyümüş, anaokuluna alışmış, evde annesine yardım etmeye bile başlamış, ablamla birlikte sigara (onun dilinde kalem) böreğini birlikte yaptılar, biz de bir güzel yedik.
Canım dostlarımla buluştum sonra, araya giren mesafelere, yoğunluktan sık sık görüşemememize karşın sanki hep yan yanaymışız gibi kaldığımız yerden devam edebildiğimiz canlarımla. Edi'mle eşinin sevimli bebekleri de büyümüş, yaşını geçmiş, daha da sevimli olmuş, ama beni birazcık unutmuş:(
Edi'mle önceden planladığımız gibi çikolata kursuna katıldık. Ne zamandır çok istiyor, yaşadığım şehirde böyle bir kurs bulmakta zorluk çekiyordum, kısmet Ankara'da katılmakmış kursa. Yaklaşık 2 saat süren kursta sadece iki tanecik (bolçi ve kaplama) çikolata çeşidi yapmış olup tam tatmin olamamış olsam da değişik bir deneyimdi benim için, yine olsa yine giderim.
Kızılay'da dolaştım sonra, içime çektim kokusunu, öğrenciliğimi hatırlatan dokusunu, bakındım imrenerek öğrencilerin hallerine, yüzlerine.. Özlüyorum ben kendi öğrenciliğimi, tek kaygımın dersler olduğu o anların rahatlığını. Ardımda bu düşüncelerle tuttum dönüş yolumu, Eskişehir'den sonra başladı yağmur yağmaya, penceremden izlerken yemyeşil yolları, açtım müziğimi, daldım hayaller dünyasına ve dinlediğim bu şarkı alıp götürdü beni huzur diyarına.
Artık evimdeyim, cancağızımı da çook özlemişim, rutinime döndüm, ev işleri, iş stresi falan filan. Off , hep tatil olsa, ben hiç oturmasam, hep gezsem, dolaşsam keşke...
2 yorum
Aslıcım yeni okudum yazını :):) yine gel ankaraya, ama bu sefer Göktan'ı da getir. ben sana yeni kurslar da bulurum hem :)
YanıtlaSilEdi
gelmez miyim hiç, kurs bahane aslolan dostlarım:)
YanıtlaSil