Hafta sonu Plovdiv Gezimiz

11:46

Stefan Stambolov Square 


Plovdiv bir süredir görmeyi istediğim şehirlerden biriydi. Küçük bir şehir olduğunu okuduğumdan hafta sonu için biçilmiş kaftan olduğunu düşündüm. Böylece cuma akşamı gidiş pazar akşamı dönüş şeklinde planımızı yaptık. Planda bizi tek zorlayan otobüsün gidiş- geliş saatleriydi. Gidiş ve dönüşümüz sabahın çok erken saatlerine denk geldi. Biz yolculuk için İstanbul Otogarından kalkan Alpar turizmi tercih ettik. Cuma akşamı 20:30 da kalkan araçta 10-15 kişi kadardık ve sanırım tek Türkiye pasaportlu bizlerdik. Bulgaristanla ilgili daha önce sınırda zorluk yaşatabileceklerini, rüşvet istediklerini okumuştum ki bizim de başımıza geldi. Pasaport kontrolündeki memur bizden ilk kez Bulgaristan girişi yapıyor olduğumuz için konaklama ve dönüş belgelerimizi görmek istedi ki bu gayet normal, biz de evraklarımızı gösterdik. Ancak yetinmedi bize sağlık sigortamızı sordu, biz de yaptırmamıştık. Daha önce gittiğim hiç bir ülkede sorulmamıştı ve seyahat sağlık sigortası kişiyi ilgilendiren bir durumdur. Memur geçişimizi onaylamada zorluk çıkarttığından interneti açıp yapabileceğimizi söyledik ama bize verdiği cevap ‘ olmaz, Türkiye’ye dönüp yaptırın!!!’ O an bizim halimizi düşünün. Ne gerekiyorsa yapalım dedim, adam yüzümüze bakıyor ama çıkarıp rüşvet vermeyi kendime yakıştıramadım. Sıradaki Bulgarlar sağolsun homurdanmaya başlayınca adam biraz daha yüzümüze bakıp bastı geçiş damgasını. Gece yarısı kötü bir şaka gibi bu şekilde böyle giriş yaptık ülkeye. Plovdiv, Kapıkule sonrası çok yakın. Gece 03:15 gibi indik otogarın karşısındaki yolda. 


Sabaha karşı 03:30 civarı, Plovdiv'e dair ilk izlenim; oldukça sempatik


Sokaklar rengarenk



    Konaklama için Airbnb rezervasyonu yapmıştık. Bu arada ev için sadece 25 TL ödedik. Aslında evin geceliği 155 TL idi. Benim 130 TL indirim kuponumla bize 25 TLye gelmiş oldu. Siz de https://abnb.me/e/8ahP0HD4YS kodunu kullanarak 250 TL üstü ilk konaklamanızda 130 TL indirimden faydalanabilirsiniz. Daha sonra önerdiğiniz arkadaşlarınız da size indirim kuponu kazandırır. Ben özellikle süper ev sahibi olan kişilerin evlerini tercih ediyorum. Bu zamana kadar hiç sıkıntı yaşamadım.

Cuma Camii önündeki gece kapalı kafe

Eve giriş saatimiz 13:00 görünüyordu ama ev sahibimizle erken giriş için yazıştık ve sağolsun 09:00 da girişimizi uygun hale getirdi. Ancak biz aradaki 5-6 saatte açık bir mekan bulamadığımızdan şehri turlayıp biraz sandalyeleri dışarıda bırakmış olan kafede oturup bol bol üşüdük. Eve giriş saatimizde uykusuzluğumuz tavan yapmıştı. Biraz uyuyup şehri gezmeye koyulduk. 


Kapana Bölgesi

                                                                      Roma Stadyumu


Osmanlı Evleri

 
                                                                                  Etnographic Museum
 
                                                                                                Çifte Banya


                                                                                  Antik Roma Tiyatrosu  
 

                                                                   Osmanlı Mahallesi



Plovdiv gerçekten yürüyüş dostu bir şehir. Taşıt kullanmanıza hiç gerek yok. Biz kaldığımız kısa sürede eski şehir bölgesini dolaştık. Meriç nehri üzerinden yeni şehri şöyle bir görüp döndük. Benim Plovdiv notlarım şöyle: 

Meriç Nehri

Plovdiv’in tarihi M.Ö. 6000’e dayanıyor. 8000 yıllık tarihiyle, Avrupa’da kesintisiz olarak yerleşimin bulunduğu en eski şehirlerden birisi. İsmini de Büyük İskender’in babası, Makedonya Kralı II. Filip’ten alıyor. 14. yüzyılda Osmanlı egemenliğine girmiş. Anadolu’dan Türk nüfus yerleştirilmiş. 1908 yılında Bulgaristan bağımsızlığını ilan edene kadar Plovdiv ya da Philippopolis olarak anılmış. Bulgarlar şehre Filibe denmesini sevmiyormuş. 

Eskiden 7 tepeden oluşan şehirde tepelerden bir tanesi taş ocağı olarak kullanıldığı için şimdi 6 tane tepe kalmış. Tepeler günümüzde hala Türkçe isimleriyle anılıyor: Cehennem Tepe, Bunarcık (Pınarcık) Tepe, Saat Tepe, Taksim Tepe, Nöbet Tepe, Cambaz Tepe. Markovo Tepe ise artık günümüzde var olmayan tepe. Biz Saat Tepe ve Nöbet Tepe'ye gidebildik.

                                                                                                  Nöbet Tepe


          Saat Tepe


Ben yurt dışında çevrim dışı harita kullanıyorum. Google Maps, City Maps 2 Go ya da Maps.me kullandığım uygulamalardan.  Bu gezide Maps.me kullandım. Gezilecek yerleri harita indirip gitmeden işaretlemek pratik oluyor. Plovdiv’de gezilecek yerler şöyle, haritanıza eklerseniz kolaylık olur:

Central Square
Danov Hill
Sakhat Tepe
Antik Roma Tiyatrosu 
Cuma Camii 
Roma Stadyumu
Lamartine's House 
Nebet Tepe 
Plovdiv National Archaeological Museum 
Balabanov's House 
Hisar Kapia
Garden of Tsar Simeon 
Singing Fountains
Stefan Stambolov Square 
Municipality Plovdiv 
ulitsa "Knyaz Alexander I" 
ulitsa "Rayko Daskalov" 
Meriç Nehri Kıyısı
Kapana Bölgesi
Etnographic Museum
Çifte Banya


                                                                                  Hisar Kapia

                                                                                                 Danov Hill

                                                                              Garden of Tsar Simeon 

Biz kahvaltılarımızı bir gün Cuma Camii karşısındaki kafede börek, kruvasan ve kahveyle, diğer gün Rayko Daskalov caddesindeki marketten (Billa) kahvaltılık alıp caddenin sonundaki parkın keyfini çıkartarak yaptık. Yemeklerimizi ise Happy Bar& Grill, PizzaLab, Subway ve Monroe Cafe Bar’da yedik. Cuma Camii’nin karşısındaki işletmecisi Türk olan yeni açılmış dondurmacıyı çok beğenip 2 gün de uğradık. 

Hafta sonu Plovdiv gezimizin bize maliyeti (2 kişi için)
Ulaşım: 360 TL gidiş-dönüş
Konaklama: 25 TL (Airbnb iyi ki var)
Diğer Harcamalar: yaklaşık 70 euro




Özetle eğer vize probleminiz yoksa, güncel döviz kurlarına rağmen Plovdiv gezilip görülebilecek, keyifli vakit geçirilebilinecek bir şehir, yerel halkın bize dediği doğruysa Bulgaristan’ın en güzel şehri. Planlarınıza dahil edebilirsiniz:) 








You Might Also Like

0 yorum